EVLİ ERKEKLERİN YANLIŞI




1- İLK KADIN OLMAK

    Evli erkekler hayatlarında ilk kadın olarak annelerini 
    görürler.Bunu eşine ya söyler yada söylemese bile
    bir şekilde belli eder. Buda Kadınlarda ilk zamanlar-
    da bir rekabet duygusu mücadele zaman içinde ise
     bıkkınlık erkeğin ailesine sinirlenme onların yanlış-
     larını ortaya koyma şeklinde Löööök diye ortaya çı-
     kar.( İşte size Gelin-Kaynana çatışması ) Kadınların-
     da bir ana kuzusu olduğu çoğu zaman unutulur.
     Beyler kabul edin ki ; sizler bakıma muhtaç çocuklar-
     sınız . Anneleriniz geçmişse , eşleriniz  gelecek .


2-DAĞINIKLIK........
 

    ( Bununla ilgili emin olun sayfalarca yazı yazabilirim.)
    Siz hiç kendi eşyalarını toplayan önüne geleni oraya
    buraya atmayan bir evli erkek gördünüzmü ? (Sakın
    yalan söylemeyin   ) Evli bir erkek akşam eve gelir
    önce varsa çantasını, eve gelirken alışveriş yapmışsa
    getirdiği poşetleri, sonra cebinden çıkardığı bozuk pa-
    raları, fişleri, tlfnunu evin değişik yerlerine serpiştirir.
    Sabah giderken ise ; üstünden çıkardıklarını daha 
    değişik bir dizaynla eşine hediye bırakır.Örneğin mut-
    fak masasında çorabını , salonda pijamasının altını
    oturma odasında kullandığı havluyu bulmanız günlük
    rutinlerdendir.Bunlar tabi gündelik dağınıklıklar hadi
    neyse......
    Eğer evinizde erkeğin bir odası varsa vay halinize .
    Hep düşünürsünüz bir gün bu odadan kedi yada 
    timsah çıkabilirmi diye. İşin ilginci odayı toplamaya 
    kalkmak yada birşeylerin yerini değiştirmek boşanma
    nedenidir.Her zaman o dağınıklıklığın içinde bir düzen
    olduğunu idda eder.Zaten gözünüzü karartıp, herşeye
    rağmen odayı temizleseniz bile , bu en fazla bir ay ida-
    re edecektir.Bir ay sonra eskisindende beter duruma
    gelir.
    Birde alet edavat bölümü var.Evin her tarafından onun
    tamir aletleri ve bilimum hobi malzemeleri çıkar.Bu
    salon olmuş, mutfak olmuş onun için farketmez.
    
     Sözüm siz evli erkeklere....( Yüzünüzdeki yadıklarımın
     doğru olduğunu onaylayan acar çocuk gülümseme-
     sini tahmin edebiliyorum.) Yeter bize kazan kaldırtma-
     yın. Daha derli toplu olabilirsiniz. Bunu başarabilece-
     ğinize yürekten inanıyor ve güveniyorum.
     
     Muhtaç olduğunuz kudret damarlarınızdaki asil kanda
     mevcuttur.


    3- ÖNCE  KADINIZ

      Evli erkek eşini çocuklarının anası , evinin her konu-
      da idarecisi , onun arkadaşı, dert ortağı olarak görür.
      Zaman içinde sevgilisi, aşkı olduğunu unutur.(veya
      işine geldiği zamanlar hatırlar.) Bizde eşimizin bizi
      böyle görmesinden  gurur duyarız.amaaaa......
      Hep o ilk zamanlardaki heyecanı , her fırsatta bizi 
      tavlamak için yaptıklarını , küçük çılgınlıklarını , sevgili
      konumunu , onun için çok önemli ve vazgeçilmez 
      olduğumuzu hissettiğimiz , yakıp kavuran ,bizi günler-
      ce ağlatan, her an onu düşündüğümüz günleri ve
       duyguları özleriz.

       Kısacası diğer duyguları için tşk ediyoruz  ama biraz
       daha kadın , sevgili , aşık gibi görülmek istiyoruz.

   4- REİS OLMA
      
       Evli erkeğin hep bir erkeklik egosunu tatmin etme 
       durumu vardır.Ben erkeğim benim dediğim olur ,
       son karar bana ait olmalı gibi. Yani BERABER 
       YÜRÜYEMEYİZ BİZ BU YOLLARDA  Onlar önde biz
       arkada oluruz çoğu zaman. Ev değiştirilecekse taşı-
       nılacak semti o tayin eder , araba alınacaksa 
       markasını en iyi o bilir , gidilecek tatilin yerine ve
       zamanına o karar vermelidir  vs vs
       bu durumdan kadınların hoşnut olup olmadığını
        yazmama sanırım gerek yok. Ama biz  
       YOLLARDA BERABER YÜRÜYELİM  diyoruz.

    5-GEREKSİZ HARCAMALAR

      Evli erkek (evli olmasada fark etmez.) bir alışveriş
      merkezinin otomobil aksesuarları , ev aletleri ,
      elektrik elektronik bölümünde genellikle kendisini
      kaybeder ve zamanı unutur. Heleki ürünlerden biri
      birazcık indirime girmişse o ürüne sahip olmadan
      asla huzur bulmaz. Yanında eşi varsa belki bir ihtimal
      onu bu alışverişten vazgeçirebilir , daha önemli ih-
      tiyaçlarının olduğunu ona anlatabilir. Bu durumda 
      iki seçenek vardır ;
      1- Ya eşini dinleyecek indirime giren ürünü almadan
       çıkacak, aklı hep onda kalacak , ilk fırsattada yalnız 
       onu AlACAK
       2- Ya eşini tanımazlıktan gelip kasaya yürüyüp
       ALACAK
       -Ya orda olay çıkarıp en son eşinin aldığı bir şeyi 
       hatırlatıp tamam ne istiyorsan onu yap dedirtip o
       ürünü ALACAK
       -Ya eşini bu konuda ikna etmeye çalışacak ve bu 
       ürünün ne kadar ucuzladığını onlar için çok gerekli
       ve vazgeçilmez olduğunu anlatıp olayı hafif tehditler-
       le süsleyerek (tamam o zaman ben bunu almam
       sende ne zamandır istediğin çay takımını alamaz-
       sın gibi ) ALACAK
       -Yada benim sabahtan akşama canım çıkıyor.........
        muhabbetine girip ALACAKTIR.

       Yani öyle yada böyle alacaktır.Erkekler için bunu kul-
       lanıp kullanmadığının yada yılda kaç kere kullandığı-
       nın veya bunun evde olmamasının hayatları için çok
       da önemli değişiklik olmayacağının bir önemi yoktur
       Birde erkekler biz kadınlara müsrif derler oysa bizim
       aldığımız şeyler ya evin ihtiyaçları yada çocukların
       gereksinimleridir. Ekstra makyaj malzemelerimiz
       müsriflik sayılabilir. Onuda eşlerimize ve çevreye
       hoş ve bakımlı görünmek için kullanırız. Yani güzel
       ve bakımlı bir eşe sahip olmanında bir bedeli
       olmalı
       Bu yazımın erkeklerin pekde hoşuna  gideceğini
       düşünmüyorum ama oturup birazcık objektif düşün
       düklerinde bence azda olsa bana hak vereceklerdir.

 
     6-EVİN DAYANILMAZ RAHATLIĞI

       Evli erkeklerin mesaisi eve geldikleri ve kapıdan
       içeriye adımlarını attıkları an biter.Önce yemekleri-
       ni yer sonra TV karşısına geçer, haberden habere
       zap yaparlar. Dev derbi onlar için hayati önemlidir.
       Pijamalarını giyip ayaklarını uzatıp çay eşliğinde
       tv seyretmek onlar için vazgeçilmezlerdendir. 
       Tabiki bunlara söyleyecek bir şeyim yok. Eşinin
        dinlenmesini , günlük sıkıntılardan uzaklaşıp yor-
       gunluk gidermesini , rahatlayıp huzur bulmasını
       her kadın ister.
       Ama erkeklerin bunu biraz abarttığını düşünüyorum.
       Erkeklere söylenebilecek her türlü şey onların 
       kişilik haklarını ihlal anlamına gelir.( Lamba söndü,
       musluk bozuldu tamir edermisin gibi ) Eğer çocuk
       varsa onlarla ilgilenme süreleri kısıtlıdır. Sonra 
       gene esas duruşa     geçmek isterler. 
       Çalışsada çalışmasada kadının mesaisi ancak
       uykudayken biter. ( Zaten bitsinde istemeyiz oda
      ayrı )Erkeğin eve girdiği ilk dakikada bitmiştir.

      Umarım evli erkekler bu yazıyı okuduklarında evle-
      rini  SADECE  Dinlenme yeri olarak görmekten 
      vazgeçip ; eğlenme yeri, evlenme yeri , çocuk parkı
      olarakta görmeye başlarlar.

      
     7- AĞARAĞBİ.........

      Kadınların kelime haznelerinin ve dili kullanma 
      yeteneklerinin erkeklerden daha geniş olduğu
      artık kanıtlanmış bilimsel gerçekler arasında.
      Erkek evde sohbet esnasında kısa ve öz cümleler
      kullanır. O gün ne yaptığını uzun uzun anlatmaktan
      hoşlanmaz, detaya girmez , önemli olayları kısa öz
      geçer. ( Bilmem vardır belkide bunun bir nedeni....)
      Kadınlarda uzun uzun olayları anlatmaktan ve 
      dinlemekten hoşlanırlar. Erkekler anlattıkları olayı
      kavramak için sorulan sorulardan dahi rahatsız 
      olup ; kendilerinin kontrol altında tutulmak istendik-
      lerini , bu olayın altında eşinin ne aradığını düşün-
      meye başlarlar  ve öyle yada böyle bu rahatsızlıkla-
      rını belli ederler. Bu nedenle bir kaç denemeden 
      sonra kadınlar anlatılanla yetinmeyi öğrenirler.
      Ama tabiki bu kadınlara hiç bir zaman yetmez

      Bizler uzun konuşmaları, satır aralarını ve detayları
      severiz ve tabi bunlarıda ancak başka bir kadınla
      konuşurken bulabiliriz. Pek çok evli kadın eşinin
      kendisiyle daha fazla şeyi paylaşmasını ister.

       
      8-SEN HALLEDERSİN

      Evli erkek çalışır eve para getirir ama diğer herşey
      kadının sorumluluğu altındadır.Çocuklar , ev , çarşı,
      pazar , her türlü sosyal aktivite vs vs.....
      kadının çalışması yada çalışmaması bu konuda 
      hiçbir şeyi değiştirmez. Neyseki biz kadınlar aynı 
      zamanda pekçok işi yapabiliyoruz. Yanlış anlaşılma-
      sın . Erkekler iki işi bir arada yapamaz demek iste-
      miyorum.    Sadece kadınlar pek çok işi bir arada 
      yapabilir diyorum. 

      Erkekler acaba işten çıkıp koşturarak eve gelip,
      yemekleri hazırlayıp ortalığı toplayıp, çocukların
      derslerini çalıştırıken, çayı koyup, bir yandan TV
      seyredip, ertesi günkü ütüleri.....................
      (daha pekçok şey söylenebilir gündelik gereksinm-
      ler hakkında) YAPABİLİRLERMİYDİ ? 
      Yapsalar bile buna ne kadar devam edip dayanabi-
      lirlerdi?

      Evli kadınların istediği eşlerinin biraz daha kendi-
      lerine yardımcı olmalarıdır. Tamam Allah bize böyle
      bir yetenek vermiş ama lütfen ABARTMAYIN.

      9- KISKANÇLIK
  
      Evli erkekler özellikle evliliklerinin ilk yıllarında  daha
      fazla olmakla bebaber hayatlarının her döneminde
      kıskançlığı fazlaca abartırlar.Diğer kıskançlıklar daha
      anlaşılır düzeyde olmazına karşın bu kıyafet konu-
      sundaki kıskançlık  bana göre çokda anlamlı değil.
 
      Tabiki hiçbir erkek çarşıda pazarda bütün gözlerin
      üzerinde olduğu assolist tarzında bir kadınla bera-
      ber dolaşmak istemez. Zaten kadınında psikolojik
      bir problemi yoksa giydiğine çıkardığına dikkat  ede-
      cektir. 

       Ama ayrıntılara girmek, herkes giyiyor ama sende
       durduğu gibi durmuyor, yakan 1cm açık, eteğin 3cm
       kısa vb gibi muhabbetler kadını boğar.

      Erkekler bence bırakın bu kıskançlıkları yada bıraka-
      mıyorsanız bunları eşinize tatlı bir dille ikna ederek
       anlatın. Bir orta yol mutlaka vardır.


       10- GELİN KAYNANA ÇEKİŞMESİ

       Evli erkeklerin yaptıkları en büyük hatalardan biride
       hala geçmişte yaşayarak baba ocağını , ana kuca-
       ğını ( benim ailem ) olarak görmesidir.Tabiki kimse
       onlara aileni unut gibi birşey söyleyemez ama erkek
       lerinde kuzucuk konumundan sıyrılıp artık bu evlilik-
       le bizde aile olduk diye düşünmesi gerekir. Bu den-
       ge bence çok önemli. İki kadın arasındaki iletişimi
       de ancak eş ve oğul olan kişi gerçekleştirebilir.

      ERKEKLERE BU KONUDA ÖNERİLER

      1- Asla annenizin söylediklerini eşlerinize eşlerin
           söylediklerini annenize yetiştirmeyin.

      2- Eşimi bırakırım eşim olmaz  ama anamı bırak-
          samda anam olur muhabbetine hiç girmeyin.
          eşinizi bıraksanızda çocuklarınızın anası olur.
          Ayrıca ailenizi siz istemediniz ama eşinizi siz
          istediniz. yani eşiniz sizin bilinçli tercihiniz.

      3- Eşinizi sürekli annenize gitmek için zorlamayın.
           Siz istediğiniz zaman gidin ama bırakın o istedi-
           ğinde gelsin. Zorlama her zaman ters etki yara-
           tır. 

      4- Eşinizin annesiyle kendi annenizi kıyaslamayın
           İçinizden kıyaslasanız bile bunu dile getirmeyin.
   
       5- Onın ailesine karşı saygı ve sevgi gösterin ki
            eşinizde sizin ailenize karşı saygı sevgi göster-
            sin.

        UNUTMAYIN Kİ HAYATINIZIN EN ÖNEMLİ İKİ 
        KADINI ARASINDAKİ DENGEYİ YALNIZ SİZ
                         KURABİLİRSİNİZ.
   
      
       YAZARIN NOTU: Tabiki burada yazdıklarım evine
       eşine bağlı, düzgün  erkeklerin top 10 yanlışları
       Diğer  türlü erkeklerin top 10 nunu yazmaya kalk-
       sam sanırım bunun içinde ayrı bir site açmam 
       gerekir.

       
      GÖRÜŞLERİNİZİ YAZARSANIZ SEVİNİRİM.

                                  HUZURLU VE MUTLUKALIN.